Partnerinizin size ihanet ettiğinden mi şüpheleniyorsunuz? işte 10 işaret..
Partnerinizin size ihanet ettiğinden mi şüpheleniyorsunuz? Çoğu zaman ihanetin işaretleri ortadadır ve kimi zaman bunları görmeyiz/göremeyiz/görmek istemeyiz. Sevdiğiniz insanı birtakım hislere dayanarak suçlamadan önce onunla sakin bir şekilde konuşmanızda, şüphelerinizden kırıcı olmadan ve makul bir şekilde bahsetmenizde büyük yarar olduğunu hatırladıktan sonra aşağıdaki işaretlere bir göz atabilirsiniz…
1. işaret Partnerinizin duygusal olarak mesafeli, soğuk, içine kapanık, durgun ve bunalımlı olması ihanetin bir işareti olabilir. Ancak bütün işaretlerden olduğu gibi, bu sinyaller bambaşka bir anlam taşıyabilir. O nedenle hemen suçlayıcı olmayın, daha fazla gözlem ve kanıt elde etmeye çalışın. Size, ailenize ve ortak arkadaş çevrenize olan ilgisini kaybetmesi, sürekli dalıp gitmesi en önemlisi sizin varlığınızı unutmuş gibi davranması, özellikle toplum içinde sizin samimi davranışlarınızı (sözgelimi el ele tutuşmak, sarılmak, öpüşmek) engellemesi kırmızı alarm anlamına gelebilir.
2. Aldatan eş öfkeli, fazla eleştirel ve hatta bazen acımasız olabilir. Size karşı saygısızlığa varabilen tahammülsüzlüğü, aniden öfkeyle parlaması önemli işaretlerdir. Daha fazla kavga etmeye ve doğru düzgün konuşamaz hale gelmeye başlamış olmanız dikkat edilmesi gereken bir durumdur.
3. Kontrol meselesi önemli bir işaret sayılabilir. Partnerinizi kontrol delisi bir kişi olarak gerçekten bezdirmiyorsanız, ama “Bana hiç alan bırakmıyorsun, beni boğuyorsun, bana nefes alacak alan ver” gibi sözleri çok sık işitmeye başladıysanız, bir şeylere şüpheyle yaklaşmanın zamanı gelmiş olabilir. Ama unutmayın! Önce kendinize bakın ve onu gerçekten bunaltıp bunaltmadığınızı düşünün, hatta daha sağlıklı bir şekilde bunu yakın ve tarafsız olabilecek bir dostunuza sorun.
4. İşte geçirilen saatlerin artması, iş sonrası toplantıların artması ve uzaması, sık sık iş seyahatleri, uzun süre şehir dışında kalıp çalışma ihtiyacı.
5. Görünümüne aşırı özen göstermesi, ihtiyacı yokken yeni kıyafetler alması, kilo vermesi, saçlarını fazla düzeltmesi, ayna karşısında daha fazla zaman geçirmesi, spor salonunda uzun saatler geçirmesi, birden fit bir vücuda sahip olma gibi bir takıntı geliştirmesi. Bütün bunlar erkeklerde orta yaş sendromunda da görülebileceği için dikkatli bir ayrım yapmak gerekiyor.
6. Yaşamak ve hayat konusunda eskiye göre çok daha enerjik ve istekli olması, daha önce hiç yapmadığı şeyleri yapması ve aniden yeni bir hobiye ya da spor dalına ilgi göstermesi. Ayrıca bütün bunları garipseyeceğinizi düşünerek”Biraz da ben eğleneyim. Benim de hakkım. Lütfen bana engel olma” gibi tuhaf cümleler kurması.
7. Soru sorulduğunda gereksiz bir şekilde savunmaya geçmesi.
8. Karşı cinsle fazla flört etmeye başlaması. Sürekli olarak “Onlar sadece arkadaş” diyerek karşı cinsle flörtün dozunu artırması, birlikte dışarı çıktığınızda gözünü etraftaki kadın/erkeklerden alamaması, sohbet edemez hale gelmesi, grup olarak çıktığınızda sizi neredeyse unutması, gruptakilerden biriyle flört etmesi.
9. Kendi ‘özeline’ duyduğu ihtiyacın takıntı haline gelmesi ve bunu savunma aracı olarak kullanması. Gece geç saatlere kadar bilgisayar başında olması. Siz yaklaştığında bazen ekranda açık olan pencereyi kapatması. Sorduğunuzda “Bu benim özelim” diyerek üste çıkmaya çalışması.
10. Birinci maddeki işaretle yakından bağlantılı olarak yatakta sizden uzak durması. Eskisi kadar seks yapmamanız. Cinsel ilişkinin rutin, sıkıcı hale gelmesi ve görev icabı yapılıyormuş gibi hissettirmesi. Sevişirken öpüşmemesi, sadece kendi tatminini önemsemesi. Seksten kaçmak için yorgunluk, uykusuzluk, ertesi gün erken kalkma gerekliliği, hastalık gibi bahanelere sığınması.